Kayıtlar

Haziran, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Resim
Şifa Bugün 21 Haziran. Yaz gündönümü. En uzun gün. 6 Mayıs 2018 Hıdırellez gününde, hayatımıza dahil olmanı isteyip; gül ağacının altında beklettiğimiz dileğimizdin sen. Sonra o dilek kağıdını akdeniz sularına kendi ellerimle bırakmıştım, dalgalar alsın götürsün dileğimizi ve getirsin diye seni bize. Sahiden öyle oldu. Ne rastlantıdır ki senden habersiz, seni dilediğimiz o şifalı hıdırellez gününde meğer doğmuşsun sen. Ve kırkbeş gün sonra yaz gün dönümünde evimize, evine kavuştun. Bugün, hayatımıza dahil oluşunun 1. yıldönümü Şifa. Bizim Şifa'mız. Benim canım Şifa'm. Bu fotoğrafı az önce çektim. Şifa, son 2 haftadır yaptığı gibi yine köşesine çekilmiş kırık patisini yalıyordu. "Şifa" dedim ona, patisini yalamayı bırakıp baktı bana yine derin derin. Biz onunla birbirimize böyle saniyelerce derin derin bakıyoruz gün içinde birkaç defa. Şifa son iki haftadır bana şunu öğretiyor. O derin bakışlarıyla bana şunu söylüyor; "Kendi kırığını kendin
Kızkardeşime, Şunu bil.  Ben senin gölge yanınım.  Ben senin manik-depresif hâlinim.  Ben senin borderline tarafınım.  Ben senin bipolar öykünüm.  Ben senin nadiren tadabildiğin ama hep tatmak istediğin coşkunum.  Ben seni biliyorum.  Ben seni yaşıyorum.  Senin mutlaka bir yönünle empati kurabiliyorum.  Güneşe ve kahkahaya ne kadar özlem duyduğunu çok ama çok iyi biliyorum.  Ben senin dengesiz hâlinim. Dengeye hasretini biliyorum.  Seni hissediyorum. Seni tanıyorum. Seni seviyorum.  Seninle ağlayabilirim. Seninle deli gibi gülmek istiyorum.  Ben senin Simya'yı aradığın kimliğinim.  Ben senin şifaya yaklaştığın kalbinim.  Seninle empati kurabiliyorum. Yaşadıklarının ve paralellerinin en az 3 tanesini deneyimledim.  Ben senin acı çektiğin o çok acı çektiğin anı tanıyorum.  Ben seni anlamayanlarla tanıştım. Sana şefkat göstemeyenlerle karşılaştım.  Sana tecavüz eden seni taciz edenler tarafından mağdur edildim.  Ben sen'im.  Senin çıkmazın.  Senin özlemin. 
Resim
Düşmedim Daha Acaba böyle soluk soluğa neyden/kimden kaçıyorsun da kaçarken etrafındaki çiçekleri fark etmiyorsun? Kendinden olabilir mi? Yeteneklerinden? Değerinden? Seni sevmek isteyenlerden? Ruhundan? Özünden? Seni sen yapan dürtüden ve içgüdüden? Yeniden soruyorum kendinden olabilir mi? Kendi gücünden korkuyor olabilir misin? Kendine şefkati ne zamandan beri ihmal ediyorsun? Bilinçaltına uyanmaktan korkuyor olabilir misin? Kaçarken neden arkana bakıyorsun? Ardında bıraktıkların yüzünden olabilir mi? Arkada bıraktığın aynaya geri dönme isteğin mesela? Kaçtıkların; bildiklerin ve senin yapı taşların olabilir mi? Ve sen bildiklerini akıtmadıkça onların vebalinin bir çığa dönüştüğünü fark etmiş olabilir misin? O çığı durdurabilirsin onu yavaş yavaş eritebilir ve ne sana ne de bir başkasına zarar vermesine engel olabilirsin. Sen kadınsın. Bu dünyada yaratılan her canlıdan daha özelsin. Kendinden kaçma dön arkanı ve sarıl ona. Sıcaklığınla erisin o çığ ve o temiz suyun tadına bak. Ken